4 Temmuz 2011 Pazartesi

Breaking Bad






Tür: Drama
Durum: Devam Ediyor
Yayıncı: AMC ( USA)
Yayın Tarihi: Pazar Saat 10:00 pm
Başlangıç: Ocak 20, 2008
Bölüm Sayısı: 46 (Sezon 1:7 , Sezon 2:13 , Sezon 3:13 , Sezon 4:13 , Sezon5/6: 16???)



Pek fazla proje de görmesek de X Files gibi sağlam bir proje de imzası olan ve Hancock gibi bilinir bir film'in yazarı Vince Gilligan tarafından yaratılan Breakin Bad,başroller de Mr White karakteri ile Bryan Cranston,Skyler White karakteri ile Anna Gunn,Jesse Pinkman karakteri ile Aaron Paul hayatlarının oyunculuklarını sergiliyorlar.

Dizi aslında konu olarak pek orjinal sayılmaz,dizi'yi dizi yapan konuyu çok güzel bir olay örgüsü ile karşımıza çıkaran yazarların ve oyuncuların başarısı.Arkası yarın tarzın güzel bir örneği çünki bazı bölümler bir önceki bölümün tam bittiği kareden başlıyor.Tipik bir Amerikan ailesi yaratılmaya çalışılmış;Mortgage ile ödenen orta halli bahçeli havuzlu şirin bir ev ve dolayısı ile çekilen para sıkıntısı,aslında çok zeki ve başarılı bir kimyager olan baba'nın gurur meselesi yapıp çeşitli sebebler dolayısı ile orta halli bir lise'de kimya öğretmenliği yapması,işinde başarılı olan anne'nin hamile kalması sonucu işini bırakıp kendini ailesi'ne adaması,ilk çocuklarının doğuştan özürlü olması dolayısı ile çekilen sıkıntılar ve üzerine aile reisinin Kanser olduğu anlaşılması Dramal olay örgüsünün son halkasını oluşturmakta.Dizi aslında tam bu noktada başlamakta çünki baba kısa zamanının kaldığını düşünerek ailesine borç mirası bırakmaktansa illegal yollarla da olsa iyi geçinmeleri için çabalayacaktır.


Dizi tamamen Mr White'ın gözünden ilerlemekte,yani aslında tek kişilik bir şov diyebiliriz olaya.Kanser olduğunu öğrenmesi dolayısı ile zaten zor geçinen bir aile olan White ailesi walterin kanser olması ile daha perişan bir hale girmişlerdir,kanser tedavisi gerçekten çok pahalı bir süreç olduğundan çıkış yolları iyiden iyiye tıkanmıştır.Başarılı bir kimyager olduğu dönemlerinden arkadaşının doğum gününde,arkadaşlarının zenginliklerini ve kendi durumunu tartan walter birden mesleğinden dolayı başarılı olabileceği ve hızlıca para kazanabileceği bir çıkış yolu bulacaktır.

Eşi Skyler'in kardeşi Merie DAE'de başarılı bir Narkotik Dedektifi Hank ile evlidir,Hank yaptığı işle oldukça gurur duymakta ve bir gün bir baskında Walter'i de misafir etmektedir.Baskın oldukça başarılı geçmiş ve suçlular yakalanmış ve üretime el konulmuştur,Walter olayları arabadan izlemektedir ve eski öğrencisinin yan apartmandan gizlice kaçtığını farketmiştir,Jesse Pinkman karakterinin olaya dahil olması da tam bu olaylar silsilesi sonucu olacak ve Walter'in uyuşturucu hayatı bu noktadan sonra başlayacaktır.



Walter karakteri hayatını hep doğrulara adamış,gururu konusunda taviz vermeyen ama işi söz konusu olduğunda huysuz-inatçı bir ihtiyardır,Kimya'yı çok sevmekte ve elementler ile harikalar yaratabilmektedir,hangi elementlerin birleşip nasıl tepki vereceğini çok iyi bildiğinden dizi ilerledikçe elindeki malzemeleri nasıl ilginç bir şekilde kullanacağına da şahit olacağız,Mc Gavyer tarzı dersem herhalde bir şeyler çağrıştıracaktır.Walter olayları iyi sentezleyip doğru sonuçlar çıkararak uyuşturucu üretiminden başlayan çaylaklıklarını oldukça genişletecektir.Elbette ilegal zorluklar ailesi ile karşılaştığı zorlukların yanında çok daha az önem arzetmektedir,kalan kısa hayatında ailesi için para bulmaya çalışmak ve ailesinden bunu gizli tutabilmek insanüstü bir azim gerektirmektedir.


 Jesse karakteri kesinlikle çocuklarımıza örnek olacak bir tip değil,küçüklükten beridir yanlış yollara sapmış,yanlış yollarda devam etmiş,uyuşturucu müptelası hatta satıcı ve üreticisidir.Kendi çapında kazancı,başarılı olmayan uyuşturucu üretimi ve satışı baskın sonrası sıfırlanmıştır,ne ailesi ne de çevresi tarafından istenmeyen Jesse'de yeni hayatının başlangıcını Walter ile bulacaktır.Walter üretim konusunda ki uzmanlığını,Jesse ise satış yönündeki uzmanlığını birleştireceklerdir.



Syler kocasını çok sevmekte ve ailesi için terim yerinde ise "saçını süpürge" etmektedir,başarılı olduğu işinden birazda ekonomik sebepler ve hamilelik dolayısı ile ayrılmak zorunda kalmış,evi ile ilgilenen iyi niyetli ama zeki bir kadındır.Walter'in kanser olduğunu öğrendiği andan beri her türlü desteği göstermesine rağmen uzun süreli evden ayrılmalarına oldukça içerlemektedir ve anlam verememektedir ama bir bit yeniği de aramıyor değildir.

Bolca drama barındırmasına rağmen özellikle Jesse ve Walter ikilisini gördüğümüz sahnelerde oldukça eğlenceli bir dizidir,huysuz bir ihtiyarın umursamaz bir genç ile nasıl anlaşabileceklerini anlamak elbette gayet kolaydır.

Dizi'yi güzel yapan en önemli özellik olayların anlatımı ve oyuncuların onu göstermesindeki başarısıdır elbet,izlerken keşke şöyle devam etseydi diyebileceğiniz sahne çok azdır çünki beklentileri oldukça iyi karşılamaktadır,olay örgüsü çok sağlam ve normal bir insanın yaşayabileceği tarzda olduğundan izleyiciye de yakındır.Aksiyon yoktur belki ama çok heyecanlanırsınız,başı sonu belli gibidir ama çok merak uyandırır,dramadır ama sizi güldürebilir,oyuncular manken değildir ama bizden biri gibidir,polisiye değildir ama konuyu çok güzel dahil eder,yani hayata dair her türlü duyguyu barındırır,sizden biri olur bağımlılık yaratır.
Geç farketmeme rağmen pişman olmadığım, 4 gün içerisinde 2 Sezon devirdiğim Breaking Bad, aldığı ödülleri sonuna kadar hakeden,çizgisini bozmaz ise uzun süre de adından söz ettirecek güzel bir dizi.


30 Haziran 2011 Perşembe

Tin Man


Sınıf: Mini-Dizi
Tür: Macera | Drama | Fantastik | Bilimkurgu
Durum: Bitti
Yayıncı: Syfy ( USA)
Başlangıç: Aralık 02, 2007
Bitiş: Aralık 04, 2007
Bölüm Sayısı: 3



L Frank Baum'un meşhur kitabı the wonderful wizard of oz'un modernleştirilmişi değil de, daha çok yeniden düşünülmüşü tin man. yeniden düşünmekten kasıt, ana karakterlerin isimleri ve oz'daki istekleriyle oynanmış ve hikayenin esas amacı dorothy'i eve göndermekten kurtarılıp, oz'un kurtarılması olmuş. böylece sahip olduğu çocuklara mesaj niteliğindeki "kalp, akıl, cesaret senin içindedir, bakmayı bileceksin" ve "evin kalbinin olduğu yerdir." ana temalarını daha az gözümüze sokuyor. gerçi bu sefer de aile bağları, kötüyle iyinin savaşı var ama zaten onlar hangi fantastik macerada yok ki?
dizinin başrollerinde (weeds'ten de hatırlayabileceğiniz) zooey deschanel, Neal McDonough, raoul Trujillo, kathleen robertson, richard dreyfuss ve benim hem karakterine, hem kendisine hasta olduğum alan cumming oynuyor.
tin man'in kısaca mevzusundan da bahsedeyim. ana karakterimiz dg, orta amerika'da yaşayan, dünyaya neden uyum sağlayamadığını düşünen, kurallara karşı çıkan, hayalgücü yüksek bir garsonken, garip rüyalar görmeye başlar.
rüyasında sürekli aynı yerleri ve aynı kadını görmektedir ve bu kadın bir fırtınanın yaklaştığını söylemektedir dg'ye. derken fırtına gelir, dg'yi o.z.'ye (outer zone) götürür. burada kendisini bekleyen kötü bir de büyücü mevcut azkadelia adında, davamız bununla ilgili efendim. daha fazla bilgi veremiyorum spoilera giriyor çok pis. yolda yine alışık olduğumuz 3 arkadaşını farklı formlarda bulup, meşhur tuğlalı yoldan maceraya düşüyorlar.
diziyi izlemeden önce 1939 yapımı "the wizard of oz" filmini de mutlaka izlemenizi öneririm zira görsel göndermeleri farkedip eğlencenizi katlayabilirsiniz.
Alıntı: 22dakika.org


6 Mart 2011 Pazar

Flash Gordon


Tür: Aksiyon | Macera | Drama | Bilimkurgu
Durum: Bitti
Yayıncı: Syfy ( USA)
Başlangıç: Ağustos 10, 2007
Bitiş:Şubat  08, 2008
flash gordon, asıl adı steven 'dır. babası (Dr. lawrence gordon) oğlunun küçükken çok hızlı koşabildiği için aile arasında ismini flash olarak değiştirmişlerdir. böylelikle adı herkes tarafından flash olarak bilinmektedir. Dr. Lawrence fizik profösörüdür. aynı zamanda "portage initiative" adında bir projede büyük rol alır. Dr. Lawrence fizikçi olduğundan dolayı araştırmalarında uzaylar arası yada nasıl adlandırabilirim dünyalar arası geçit açmıştır. bir tür teleport gibi birşey.

birgün Dr. Lawrence ve asistanı "portage initiative" adındaki projelerininin üzerinde çalışırken, iş yerlerinde yangın çıkar. bu yangın esnasında yangına neden olan birde uzaylar arası geçit açmışlardır. o an da babası bu da neyin nesi derken, ışınlanıp, başka bilinmeyen bir yere gider. bu olayı kimseye duyurmak istemezler. babasının yangında öldüğünü söyleyip, olayı örtbas ederler. flash 13 yaşında babasına veda etmiş olur. dr. lawrence kendi çalışmalarıyla ilgili imex adında bir ilizyon tarzı veri bankası, data bankası gibi birşey yapmıştır. başka bir gezegenden (mongo ) birileri imex'i bulmaya dünyamıza gelir.

flash, babasının bu esrarengiz ölümüne halen inanmamaktadır. taaki bu uzaydan, bir yabancı bu imexi bulmaya gelene kadar. flash, babasının bir şekilde başka bir gezegende olsa bile yaşadığını düşünür ve babasını bir şekilde kurtarma çabasına girer. böylelikle macera başlar.

Alıntı Metin: 22dakika





2 Şubat 2011 Çarşamba

Caprica



Tür: Aksiyon | Macera | Drama | Bilimkurgu
Durum: Bitti
Yayıncı: Syfy ( USA)
Başlangıç: Ocak 22, 2010
Bitiş: Ocak 04, 2011
Bölüm Sayısı : 18
İlgili Dizi: Battlestar Galactica

  Caprica gezegeni 12 koloninin kültürel,ekonomik,politik,eğitim ve teknoloji merkezidir.Şirketlerin para ve güç hırsı,emniyet ve resmi birimlerdeki çürümüşlük,suçların artması ve koloniler arası çıkar çatışmalarının giderek artması savunma sistemlerinde köklü yenilikler getirmesini sağlamış ve ilk prototip Cylon askerler üretilmeye başlanmıştır.Bilindiği gibi bu asker robotlar sınırsız şekilde gelişecekler hatta insan formunda Cylon modelleri yaratılacak ve İnsanlar - Cylonlar arası savaş patlak verecektir.(bkz:Battlestar Galactica)
Savaş gemisi Galactica Caprica'nın yok oluşundan kurtulup macerasına başlamadan 60 yıl kadar önceki dönemde şehirde yaşanan olaylar konu alınmakta ve koloniler arası politik çatışmalarve tek tanrılı dinciler arasında yaşanan gelişmeler dikkat çekmektedir.
Koloniler arasında yaşanan politik görüş ayrılıkları savaş tehlikesini de beraberinde getirmiş ve akıllı robot askerler yani Cylon üretimi fikrini ortaya çıkarmıştır,fakat teknolojik olarak yaşanan imkansızlıklar koloniler arası teknloji hırsızlığına yol açmıştır.
Tek tanrıcı grubun terorist faaliyetlerinde kızlarını kaybeden Grayston'lar ve Adama'ların birbirlerine yakınlaşmaları,aileler ve bağlı oldukları gruplar arasındaki çıkar çatışmaları ve hırsları,yaşam standartların'daki değişimler ve sanal dünyada kızların tekrar canlanmaları aileler arası tercih edilen seçimlerin ana nedenlerini oluşturmakta ve insan olmanın ağırlığını arttırmaktadır.



Daniel Grayston sanal dünya'ya açılan kapılar olan Holoband'ların mucidi ve Cylon'ları yaratan teknolojinin anahtarıdır.Holoband'lar ile geçiş yapılan sanal alemler de sınırsız eğlence ve sınırsız kuralsızlık hakimdir,bu dünyaların birinde tek tanrı dini gelişmekte ve kızı Zoe bu duruma yardımcı olmaktadır,Zoe sanal alemde kendi klonunu yaratmış ve kendi kararlarını verebilen zeki varlıklar geliştirmiştir.Kızının ölümünden sonra sanal dünya da kızı'nın klonunu gören Daniel Grayston hem kızını geri kazanmak,hem Cylonların zekasını oluşturacak bu klonları elde etmeye çalışacaktır.Cylon robot arayüzüne sahip ilk akıllı makineye can veren kızı Zoe'nin klonu aslında savaşı başlatacak ilk versiyonudur.

Battlestar Galactica'da gördüğümüz drama unsuru,politik çekişmeler ve din çatışması'nın nedenlerini de görebileceğimiz Caprica'da konuya geç girilmesi ve din unsurunu fazlaca uzatmaları nedeniyle ömrü kısa olsa da hızlı sonu ve Cylonları yeniden görmenin mutluluğu, diziyi izlemeyi değer kılan ana unsurlardır.18 Bölümlük kısa bir macera olan Caprica ile doyamadığımız Cylon'larla inşallah 2011 sonlarında başlayacak Blood and Chrome ile daha uzun ve heyecanlı maceralara atılmak umuduyla...



22 Ocak 2011 Cumartesi

The Vampire Diaries



Tür: Drama | Aile | Korku/Doğaüstü | Gizem | Gerilim
Durum:Yeni Sezon Bekleniyor
Yayıncı: The CW ( USA)
Yayın Günü: Perşembe
Başlangıç: Eylül 10, 2009
Bölüm Sayısı: 44 (Sezon1:22 , Sezon2:22)


The Vampire Diaries (Vampir Günlükleri) romanları LJ Smith tarafından yazılmış ve New York Times en çok satanlar listesine girmiş bir korku serisidir. Kitapta küçük bir kasabada yaşayan Elena Gilbert isimli bir kızın iki vampir erekek kardeş arasındaki iyiye ve kötüye şahit olması anlatımaktadır.

Yazar, seriye 1991 ve 1992 yıllarında yazdığı dört kitapla başlamış. Bunlar sırasıyla The Awakening(1991), The Struggle(1991), The Fury(1991) ve Dark Reunion(1992).
Orijinal seriye ek olarak serinin 2009 yılından itibaren yayınlanmaya başlayan bir de geri dönüş üçlemesi mevcut. Nightfall, Shadow Souls ve Midnight.
Dizinin yapımcılığını ve yazarlığını ise daha önce Dawson's Creek dizisinin de yazarlarından olan Kevin Williamson ve gösterimden kaldırılan Kyle XY dizinin yazarlarından Julie Plec üstlenmiş. Projenin uygulayıcı yapımcıları ise The CW'nin bir diğer dizisi Gossip Girl'ün de uygulayıcı yapımcılarından Leslie Morgenstein ve Boby Levy. Dizinin pilot bölümünü daha önce True Blood, Dexter, Veronica Mars, Cold Case gibi dizilerde de yönetmenlik yapmış olan Marcos Siega çekmiş.




Ailelerini dört ay önce bir trafik kazasında kaybetmiş olan 17 yaşındaki Elena ve 15 yaşındaki kardeşi Jeremy, yaşadıkları acı sonrası hayatlarına devam etmeye çalışmaktadırlar. Elena çevresinde her zaman güzelliği ve başarılı bir öğrenci olmasıyla ön planda olmuştur. Yaşadığı acıyı dış dünyadan saklama çabasındadır. İki vampir kardeşten Stefan ve Damon'ın kasabaya gelmesiyle, Elena'yla Stefan hemen birbirlerine karşı ilgi duymaya başlarlar.
Dizi bu hikâyeden yola çıkarak, ufak bir kasabadaki iki vampir kardeşin Elena isimli genç kıza karşı duydukları tutku yüzünden birbirleriyle mücadele içerisinde olmalarını konu alıyor. Vampirlerden daha iyi huylu olarak tanımlayabileceğimizin adı Stefan, daha sert ve karanlık görünümlü olan ve insan kanı içme konusunda herhangi bir vicdan azabı duymayansa Damon. Bu iki vampirin birbirleriyle mücadelesi sırasında yalnızca Elena değil, genç kızın ailesi ve kasabanın diğer sakinleri de tehlike altında olacak.

Elena Gilbert:
 Nina Dobrev'in canlandıracağı başrol karakteri, ailesini dört ay önceki araba kazasında kaybeden on yedi yaşındaki bir genç kızı konu alıyor. Vampir Stefan'ın kasabaya gelmesiyle Elena'nın hayatı canlanacak.Ama bu uzun sürmeyecek.Çünkü Stefan yalnız gelmemiştir.Zaman ve Salvatore kardeşler Elenayı zor bir seçime sürükleyecektir.Elena kendisinin evlatlık olduğu, Katherin, ona bu kadar benzzemesinin sebebi, ISobel adındaki acımasız vampir annesi ve onun şu anda Elena'nın tarih öğretmeni olan Alaric adındaki Damon'ın karısına birşeyler yaptığını düşünen ve ondan intikam almayı kafasına koymuş olan Isobel tarafından vampir olmak adına terk edilmiş eski kocasını, bütün hayatı boyunca amcası zannettiği ve kendisinden hiçbir zaman hoşlanmadığı için hep uzak durduğu babası John, en yakın arkadaşı olarak gördüğü ama ona korkunç bir şekilde ihanet eden, atalarından kalma büyük güçleri olan cadı arkadaşı Bonnie, Damon tarafından kullanılıp atılan eski ve yapmacık arkadaşı Caroline, şu anda Caroline ile birlikte olan Elena'nın eski erkek arkadaşı Matt, MAtt'in Matt'in annesiyle öpüşmeden öncesine kadar ve Caroline'ın onların arasındaki sorunu çözmelerine yardımcı olmak istediği eski arkadaşı kurt adam Tyler, Tyler'ın ve Matt'in erkek kardeşi Jeremy'nin eski kız arkadaşı olan, Matt'in Damon tarafından dönüştürülüp Stefan tarafından kimseye zarar vermemesi adına öldürülen kız kardeşi Vicki, Elena'nın isteği üzerine DAmon tarafından hafızasının silinmesine rağmen onun arkasından yas tutan JEremy'nin Anna adındaki Katherin'nin çok eski, yakın ve onun yüzünden başka 125 vampirle birlikte mezara hapsedilen Pearl'in kızıyla yakınlaşması, ilk başta Anna'nın onu mezara girmek için Damon'la ve Stefan ile Elena'yla anlaşma yapmak için kullanmak niyetinde olması ve bunu yapması, Jeremy'e vampirleri öğretmesi sonra ona aşık olası ve Jeremy'nin onu Vicki'ye ulaşmak için kullanması çünkü hafızası silindiği için onun çöldüğünü bilmemesi sadece dönüşütüğünü düşünmesi ve onunla birlikte olabilmek için dönüşmeye karar vermesi ancak sonradan Vicki'nin öldüğünü öğrenip Anna'yla kullanılma ve kullanma konusunda ödeşmeleri ve birbirlerine aşık olmaları fakat Katherin'in emriyle Isobel'in yardımıyla John'un önce intikama tamamen karşı olan sadece evini geri isteyen ve gerçeği bilen çok fazla kişi olduğundan dolayı bundan vazgeçip Anna'yı da ikna eden daha doğrusu ona kendisini zorlayamıyacağını, kendi kararını kendisi vermesai gerektiğini söyleneyen ve böylece tam da anne -kız gitme kararı almışken Pearl'ü sonra da annesini öldürenin Jhon olduğunu öğrenen ve buna rağmen kasabayı ve Jeremy'i kurtarıp tamamen yeni bir başlangıç yapmak isteyen Anna'yı ve Anna kadar centilmen olmayan, atalarının yaptıkları şeyler yüzünden bütün Mycstic Fell's'ten intikam almayı kafasına takmış olan ve hayatının son gününde onlara katılmış gibi yapan Anna'nın aslında içerideki gizli ajan olduğunu anlamayan mezardaki vampirlerin çoğunu öldürmesi sonucunda Anna'nın ona ölmeden önce bıraktığı kendi kanını içerek bütün acılarını unutup duygularaını kapatıp aynı Damon'ın da bir zamanlar, "çok uzun bir zaman"yaptığı gibi kesinliklehiçbir şey hiçbir duygu hissetmemesi için dönüşmesi, Katherin'in hiçkimsenin haberi olmadan Mycstic Fell's'e dönmesi ve John'A bir bıçak saplayıp sanki Elena'ymış gibi davranması, Damon'ı öpmesi ve Jenna'yı şoka sokması kısacası ortalığı karıştırmak için herşeyi yapacak olan acımasız eski kız arkadaşın geri dönüşüyle ilgili milyonlarca "küçük" sorunla uğraşmak zorundadır.Evet.Ve eğer özetlemek gerekirse, gerçekten işi zor olacağa benziyor.

Stefan Salvatore:
 Paul Wesley ise, 17-18 yaşlarında görünen ancak tam 145 yaşında olan, insanlara zarar vermeyen, genç, yakışıklı ve cazibeli iyi vampir rolünde ancak 1.sezonun sonlarına doğru aslında o kadar da iyi olmadığı, hatta kardeşinin bu halinden onun sorunlu olduğu, onu zorla dönüştürdüğü ve kendisinin de babasının kanını içip onu öldürerek dönüştüğü ortaya çıkıyor.Geçmişte Damon ile yaşadığı sorunlar yüzünden ona hiç güveni yok ve Damon'ın Elena ile yakınlaşmasından korkuyor.Korktuğuda başına geliyor.Çünkü Elena ve Damon'ın arasındaki arkadaşlık, Elena'nın deyişiyle "anlayış", Damon'ın deyişiyle "Sadece arkadaşız.Aslında o benim tek arkadaşım olayı gittikçe ilerliyor ve büyüyor. Tarih kendini tekrarlıyor.


Damon Salvatore:


Lost'taki Boone rolüyle tanıdığımız Ian Somerhalder'ın canlandıracağı karakter, susuzluğunu insan kanıyla dindirmenin sonrasında vicdan azabı çekmeyen, çok kolayca hiçbir pişmanlık duymadan öldürebilen, yirmili yaşların ortasında çok yakışıklı, karanlık, güçlü ve etkileyici bir vampir. İlk başlarda herşeye duyarsız gibi görünsede ilerleyen bölümlerde eski sevgilisine benzediğinden midir yoksa Stefandan intikam almak için midir bilinmez ama Elena'ya ilgi duymaya başlıyor.Onun incinmesini engellemek için elinden gelen herşeyi yapıyor.Ancak Damonın kasabaya gelmesenin sebebi her ne kadar kardeşinden eski sevgilisi Katherine yüzünden intikam almak ve Stefan'a cehennem hyatı yaşatmak gibi gözükse de asıl amacı 145 yıldır bir mezarda tutsak kalan, hayatında aşık olduğu tek kadın ve aynı zamanda Elena'nın akrabası olan Katherin'i kurtarmaktır.Ve Katherin'in aslında mezara hiç girmediğini ve buna rağmen onu hiç aramayıp kendi hayatını sürdürdüğünü anlayıp hayal kırıklığına uğradığı ve sonrasında Elena'ya ilgi duymaya başladığı zaman Katherin'e karşı büyük bir nefret duymaya başlamıştır.Her ne kadar kötü olsa ve kendisine karşı büyük bir nefret ve kin beslese de kardeşinin hayatını birçok kez kurtarmıştır.

Metin Alıntı : wikipedia





7 Ocak 2011 Cuma

The Dead Zone



Tür: Bilim Kurgu | Drama
Durum: Bitti
Yayıncı: USA ( USA)
Başlangıç: Haziran 16, 2002
Bitiş: Eylül 16, 2007
Bölüm Sayısı: 80 (Sezon1:13, Sezon2:19, Sezon3:12, Sezon4:12, Sezon5:11, Sezon6:13)

Stephen King’in popüler kitabı “Dead Zone”un televizyon için uyarlanmış gerilim ve gizem dolu bir dizi.
Johnny Smith (Anthony Michael Hall) nişanlandığı gün bir trafik kazası geçirir ve komaya girer. Nişanlısı Sarah (Nicole de Boer) uzun süre Johnny'nin komadan çıkmasını bekler ama doktorlar umudu kestikten sonra başka birisiyle evlenir.
6 yıl sonra hiç beklenmedik bir şekilde Johnny komasından uyanır ve tanıdığı hayatın tamamen değişmiş olduğunu görür; annesi ölmüştür, nişanlısı başkasıyla evlenmiştir, vs. Aynı zamanda Johnny'de değişmiştir ve doğa üstü güce sahiptir. Dokunduğu kişilerin geçmişlerini ve ilerki zamanda ne olacaklarını görmeye başlar. Johnny hem olan bitenlerle hemde yeni kabiliyetlerinle başa çıkmaya çalışır.
Metin Alıntı:22dakika.org